AKHİSAR SATRANÇ FORUM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Occam'ın Usturası

5 posters

Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Occam'ın Usturası

Mesaj  tuncay.sen Perş. Kas. 13, 2008 3:32 pm

Az sonra okuyacağınız yazı için herkese saygı ve sabır sunarım.
tuncay.sen
tuncay.sen
ŞAH
ŞAH

Mesaj Sayısı : 235
Yaş : 53
Nerden : akhisar
Kayıt tarihi : 04/11/08

http://www.akhisarhaber.com/modules.php?name=Kose_Yazilari&op=li

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Bilim Olarak Satrançtaki Felsefik Açlığımız

Mesaj  tuncay.sen Perş. Kas. 13, 2008 3:35 pm

Ama önce Occam'ın Usturasının bilenmesine vesile olan şu muhabbbetin içinize sinmesi gerekiyor.

İçinize sinmesi gereken muhabbet size bir tıklanma kadar yakındır, lütfen uzak kalmayalım:

http://www.tsf.org.tr/cgi-bin/yabb/YaBB.pl?board=iletisim;action=display;num=1224433321;start=0
tuncay.sen
tuncay.sen
ŞAH
ŞAH

Mesaj Sayısı : 235
Yaş : 53
Nerden : akhisar
Kayıt tarihi : 04/11/08

http://www.akhisarhaber.com/modules.php?name=Kose_Yazilari&op=li

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Geri: Occam'ın Usturası

Mesaj  tuncay.sen Perş. Kas. 13, 2008 3:40 pm

Konunun hepimize hayırlara vesile olmasını temenni ederim.
Konuyu sulandırmaya kalkanları ' Occam'ın Usturası' ile kesip atma hakkım saklıdır.
tuncay.sen
tuncay.sen
ŞAH
ŞAH

Mesaj Sayısı : 235
Yaş : 53
Nerden : akhisar
Kayıt tarihi : 04/11/08

http://www.akhisarhaber.com/modules.php?name=Kose_Yazilari&op=li

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Geri: Occam'ın Usturası

Mesaj  tuncay.sen Perş. Kas. 13, 2008 3:43 pm

“Bu gidişle ne felseği ne bilimsel açlığımız kalacak. “
cümle için de bize baka baka sırıtan ‘felseği’ kelimesi sanırsam fesliğan değildir.Yüksek ihtimal ile Konu başlığı ile ilişkili olan ‘felsefe’dir.

Felsefeye olan ilgisi Kanber ve bu forum rahmetlilerinden H.A kadar olmasa da sayın Kutlay Karahan aslında farkında olmadan benim bir süre önce bilemeye başladığım Occam’ın usturasını kullanmış.

Birazdan dahada detaylandıracağım bu konuya geçmeden önce konu başlığımızı hep birlikte hatırlayalım.
“Bilim Olarak Satrançtaki Felsefik Açlığımız” Bu konu başlığına sagı sunup hafızamızın bir köşesinde tutarak; Sayın Kutlay Karahan’ın cümlesini ele alalım. “Bu gidişle ne felseği ne bilimsel açlığımız kalacak. “
Sayın Kutlay Karahan , sadeleştirip diğerlerini kestirip atma biçimin de özetlenecek Occam’ın usturasının sadece kesici kısmıyla ilgilenip konu başlığında ki bazı kelimeleri kesip atmış, sadeleştirmiş.
Rastgele kelime kesip atmalar ile Sevgili Kanber forumdaşımızın Satrancın içindeki felsefik açlığın bilimsel olarak incelenmesini; “bilimsel açlığa” kadar sadeleştirmiş.
Sayın Karahan’ın yaptığı Occam’ın usturasının çok yanlış kullanılmasıdır. Occam’ın usturası bize kelime atarak özünden uzaklaştıran sonuca ulaşmayı göstermez.
Yine de Sayın Karahan’ın bu denemesi Felsefe derslerinde okutulmaya değer kötü kullanıma misal olacak güzellikte. Kendisini bu yüzden kutluyorum.ve alkışlıyorum.

Occam\'ın Usturasını, Kanber beyin üslubuna benzer bir üslubla anlatmak istersek;
“Birden fazla açıklama gözlem sonuçları ile uyumlu ise ve rakip varsayımlar arasında seçim yapmak için deneysel kanıtlar yoksa, en basit varsayımı en olası doğru varsayım olarak seçmektir.” demeliyiz.
Bu forumun rahmetli filozofu şöyle de diyebilirdi, “skolastik ( bildiğimiz lastik değil) metafiziği , modern analitik felsefeye taşıyan prensip... \"Occam\'ın usturası ile Hegel’in sakalını traş etmek\" ... şeklinde anıldığında metafizik ( ki ben bunun dilinden apayrı haz alırım) spekülatif felsefeyi ...kıldan tüyden arındırmak isteyen kişilerin hislerine tercüman olan ifadenin nesnesi ...

Ancak böyle tanımlamalar, saygıyı hakeden forumdaşlarımızın canını sıkar, kafalarını karıştırır.
“nööörin, leyn?” diye yöresel üsluplarla, açılması istenebilir. Bu durumda tanımlamamızı daha da basite indirgememiz gerekecektir, yani açacağız, ama kısaltacağız.

“kisaca \"bir sorunun iki ayri teorik cozumu varsa bunlardan daha basit olan dogru kabul edilir\" diye aciklanabilecek bilimsel prensip.” desek de tatmin olmayanların sayısı bu konu başlığına rating getirecektir.
Hmmm, o zaman ne yapmalıyız? Ünlülerin sözlerine sarılmak bir parça rahatlatabilir bizi.

Misal, Einstein,” karmaşık her sorunun basit, düzgün ve yanlış bir cevabı vardır.
teorini mümkün olduğu kadar basit tut, ama daha basit değil.”

Kullandığımız kelimeleri gündelik dilden seçersek (ki bunu felsefeciler ve psikiyatristler çok sevmezler. Psikiyatriste giden forumdaşlar psikiyatrisin konuşmalarında kullandığı terminoloji karşısında abandone olurlar. İyileşme hızlanır)

Gündelik dilde az kelimelerle konuşuruz ya, öle yapalım, avam diline inelim. (halkçı arkadaşlar bozulur endişesiyle ‘inelim’ lafını, ‘geçelim’ olaraktan değiştirelim. Onlarında gönlünü almanın faydası bize bir gün ummadığımız anda dönebilir.)
Bu kadar uzattıktan sonra, nerde kalmıştık diye soralım…

\"Basit olan yanıtın doğru olma ihtimali daha fazladır\". diyelim
Bunu anlamak daha kolay değil mi? Eee, neden bu kadar uzatılır böyle basit anlatım varken diyeniniz çıkarsa; felsefeye takılan arkadaşları adres gösteririm.

Mümkün olan en basit açıklamayla işe başlayıp ancak bu yetersiz kaldığında daha karmaşık olana geçmek.ayrıca öne sürülen varsayımlar daha iyi ve basit bir şekilde açıklanabiliyorsa yeni bulgular onların yanlış olduğunu ortaya koyuncaya kadar bunları doğru kabul etmek.
tezler ve varsayımlar üzerinde occam\'ın usturasıyla gerçekleştirilen budama işlemi sonucu ayakta kalabilen kanıtların gerçekten taktire şayan ve aklı başında kanıtlar olduğu söylenir.

Tıraş olmak için hem elektrikli tıraş makinesine hem de tıraş bıçağına sahip olmanın gereksiz olduğunu, bunlardan birisini atmak gerektiğini de ifade eder bu ustura.

İkili ilişkilerden süper bir örnek vermek gerekirse occam\'ın usturasının ne süper bir cihaz olduğunun farkına varırsınız.
misal,

sevgiliniz sizi aldatmış olsun,

1- siz ona gerekli ilgiyi ve şefkati göstermediniz, bu yüzden kendini boşlukta ve savunmasız hissetti, bir duygusal boşluğa düştü sevgiliniz sizde bulamadığı ilgiyi alakayı başka insanlarda arar oldu ve bir gün alkolü fazla kaçırdığı bir gece şeytana uydu olaylar gelişti.

2- sevgiliniz o…..nun (gündelik dile geçiş yaptığımız da bu tür laflar çıkabiliyor, Forumumuz da sakıncalı işler yaratmaması açısından sansürlenmiştir.)önde gideni.

Hoş iki çözüm yolu da aynı sonuca ulaştırır ama ilk yolda biraz daha fazla zaman ve sabır harcarsınız.

\"nal sesleri duydugunuz zaman atları düşünün, zebraları degil\". yaniii, semptomlara bakarak bu semptomlara uyan en olası hastalığın tanısı konulmalıdır.Az rastlanan egzotik hastalıkların (sendromların) değil. Bu Occam’ın usturasını böylelikle kendi mesleğimde bile faydasını göstermiş olduktan sonra,
argovari anlatımla ele almayı deneyeyim…

Occam’ın Usturası: Kesip atmaktır!

Ne kadar da basitmiş değil mi?
Şimdi anlamayanınız kalma ihtimali sanırsam sıfıra yaklaşmıştır.

Gelelim örneklere..


-çay bardağı döküldü. Neden döküldü?
cevaplar şöyle olsun:
1) elim çarptı
2) uzayda oluşan bir manyetik alan sonucu sinir uçlarım, hormon dengemi bozarak istem dışı hareket yarattı ve hede hödö... (= yan yattı, çamura battı, uzat Allah, uzat…)

occam\'a göre birinci şık olayı çok sade biçimde açıkladığı için doğrudur.



Ancak, occam usturasının bir de \'gereksiz olanın eklenmemesi\' yönü vardır.


-kahve döküldü.

a) elim çarptı
b) aniden telefon çalınca, hızlı hareket etmek istedim ve dikkatsize davranıp kahve fincanına çarptım, fincanın ağırlık merkezi hede hödö.......(= yan yattı, çamura battı, uzat Allah, uzat…) olunca kahve döküldü.

Bu seçenekleri incelediğimiz de ikisinin de doğru olduğunu göreceğiz, Ancak Occam’ın usturasını devreye sokarsak a şıkkını olayın izahatını yapmada çok yeterli olduğundan b şıkkını napçakmışsız? Usturamızla kesip atacakmışsız.

occam usturasını uygulamamız için bir olay olacak, bu olayı açıklayan bir çok basit diğerleri de karmaşık nedenler olacakmış. Biz olayımızı en basit şekilde açıklayan nedeni kabul edip, karmaşıkları usturamızla kesip atacakmışız.

Konu başlığına dönme adına yaptığım bu girişim, konu başlığına duyduğum saygıdan ibaret olup, başka biçimde düşünülmemesini dilerim,

Ve de sonuna kadar okuma sabrı bulan tüm forumdaşlarıma saygı sunarım.

Not: Konuya ilgi duyanlara kaynakları, alıntıları bilahare sunarım.


En son tuncay.sen tarafından Perş. Kas. 13, 2008 3:47 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
tuncay.sen
tuncay.sen
ŞAH
ŞAH

Mesaj Sayısı : 235
Yaş : 53
Nerden : akhisar
Kayıt tarihi : 04/11/08

http://www.akhisarhaber.com/modules.php?name=Kose_Yazilari&op=li

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Geri: Occam'ın Usturası

Mesaj  Misafir Perş. Kas. 13, 2008 3:45 pm

Beni böyle şeylere karıştırmayın,

siz kendi aranızda halledin.

İşim gücüm var benim. Bu sıralar yoğunum. Yeni hobim yörüngeler.

Misafir
Misafir


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Geri: Occam'ın Usturası

Mesaj  tuncay.sen Perş. Kas. 13, 2008 4:28 pm

Kutlay Bey, Occam'ın usturası ile yörünge çalışmalarında kesip çıkarmalar yapabilirim.
Occam'ın usturasının çalışması için bir olay ve olay ile ilgili değişik açıklamaların olması lazım.
Occam'ın usturası karmaşıkları kesip atarak, basite ve sonuca ulaşmaya çabalar.
tuncay.sen
tuncay.sen
ŞAH
ŞAH

Mesaj Sayısı : 235
Yaş : 53
Nerden : akhisar
Kayıt tarihi : 04/11/08

http://www.akhisarhaber.com/modules.php?name=Kose_Yazilari&op=li

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty OCCAM

Mesaj  şafakgergin Perş. Kas. 13, 2008 4:38 pm

Yani usturanın ne olduğunu biliyoruz.Ama Occam kim?Doğrusu merak ettim!Bence Occam büyük olasılıkla berber...
Ne dersiniz?
Occam kimdir size göre?
şafakgergin
şafakgergin

Mesaj Sayısı : 4
Kayıt tarihi : 07/11/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Geri: Occam'ın Usturası

Mesaj  ŞahMeran H. Fazlı Perş. Kas. 13, 2008 4:39 pm

Tuncay Bey,
Occam'ın usturası,''Şeyler gerekmedikçe çoğaltılmamalıdır'' ve Einstein 'ın,''teorini mümkün olduğu kadar basit tut, ama daha basit değil'' prensiplerini savunan biri olarak,
bu güzel yazınız için kutluyor ve teşekkür ediyorum.
Yazınızı keyifle okudum.Böyle faydalı paylaşımlarınızın devamı dileğiyle...
Saygılar...


En son ŞahMeran H. Fazlı tarafından Perş. Kas. 13, 2008 5:09 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
ŞahMeran H. Fazlı
ŞahMeran H. Fazlı
PİYON
PİYON

Mesaj Sayısı : 28
Yaş : 45
Nerden : İstanbul
Kayıt tarihi : 07/11/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Ustura

Mesaj  şafakgergin Perş. Kas. 13, 2008 4:54 pm

Sevgili Tuncay;
Yazının üst bölümünde yer alan açıklamaları okumamıştım.Doğrusu ben de bazen Occam olup sıkıldığım bunaldığım zamanlar usturamla kestiriveririm.Yani ustura önemli bence yani zekamı usturavari kullanma gereği hissettiğim vakitler oluyor.Einstein 'Basit ama doğru olsun yaptıklarınız' diyormuş gibi geldi bana.
Yazını zevkle okudum klasik bir yazı değil günceli duygularından paylaştığın için teşekkürler...
şafakgergin
şafakgergin

Mesaj Sayısı : 4
Kayıt tarihi : 07/11/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Geri: Occam'ın Usturası

Mesaj  CENGİZ KESKİN Perş. Kas. 13, 2008 5:15 pm

OCCAMIN USTURASI'NA Dair...
Doğru anlamış mıyım bakalım? Önce usturadan yaklaşalım olaya, hem de keskin ucundan; tarihini bilemeyeceğim ama neticede istenmeyen şeyleri ortadan kaldırmaya yarar.. EEE OCCAMIN elinde olunca da baya güzel görsel öğeler çıkar karşımıza zannımca; şayet elimizdeki dut ağacıysa.( Gerçi "dut ağacından ok da olur b.. da" ama neyse) Yanı traş olan mendebur suratlı bi öküzse pek işe yaramazzzz OCCAMIN ustrası hehe.(Görsel olarak yani) Ama bu işlevini yerine getirmediği anlamına gelmez tabii. Ama bunların hangisi doğrudur ya da hangisi yanlıştır şimdi?! Tabii ki her ikisi de doğru. O zaman nereden baktığımız önem kazanıyorrr. Ustra fasılasını böylece uzun atlayıp OCCAM'a bakem hincik.Adı üstünde OCCAM, hata yapmaz bir seferinde tam istenilen gibi ve istenilen kadar keser zannımca. Ama OCCAM'A biri hatırlatsın da; iş ustündeyken hapşırığı gelip burun, kulak vesair azalara denk gelip telafi edilemeyecek sonuçlar yaratmasın OCCAM'IN USTRASI.
Bilmem ne denli anladığımı anlatabildim mi?
Şimdi de bir anekdotla anlatmaya çalışayım malüm kelimeyi:
Mevlana o meşhur Mesnevi'sini bitirir ve Yunus Emrey'e ( Kimilerine göre büyüklüğünü göstermek, kimilerine göre ise üstad'ın görüşlerini almak için..) okutur. Yunus okuyunca, Mevlana sorar kendisine
--- Nasıl buldun Yunus Can?
El cevap Yunus'dan
---İyi yazmışsın hoş yazmışsın ama çok uzatmışsın hazret. Ben olsaydım şöyle yazardım: Ete kemiğe büründüm Yunus diye göründüm.

Yazını zevkle okudum Kadim Dostum. Uzun zamandır bir yazı okumaktan bu denli haz aldığımı hatırlamıyorum. Yüreğine sağlık.
CENGİZ KESKİN
CENGİZ KESKİN
PİYON
PİYON

Mesaj Sayısı : 14
Yaş : 57
Nerden : sinop
Kayıt tarihi : 09/11/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Geri: Occam'ın Usturası

Mesaj  tuncay.sen Perş. Kas. 13, 2008 5:26 pm

Sevgili kadim dostum Cakabey,
bu konuya ilgi duyan iki forumdaşımın da gelmesini bekliyorum.
Hele dur bu ustura nelere kadir hep birlikte göreceğiz!

Bu arada Sinop il birincisi Cengiz Keskin ( nam-ı diğer Cakabey) içiin zamanın da köşemde doğum günü kutlaması yapmıştık.
Kim bu Cakabey diyenleriniz olursa diye sizlere o yazımın linkini vereyim:

Cakabey'i anlatam yazım size bir tıklanma kadar yakındır,lütfen uzak kalmayalım:
http://www.akhisarhaber.com/modules.php?name=Kose_Yazilari&op=viewarticle&artid=75


En son tuncay.sen tarafından Perş. Kas. 13, 2008 5:28 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi (Sebep : kadim)
tuncay.sen
tuncay.sen
ŞAH
ŞAH

Mesaj Sayısı : 235
Yaş : 53
Nerden : akhisar
Kayıt tarihi : 04/11/08

http://www.akhisarhaber.com/modules.php?name=Kose_Yazilari&op=li

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Occam'ın Usturası Empty Veliler Kaç Yaşında ki Çocuklarını Yarışmaya Sokmalılar

Mesaj  Cesim Kürümoğlu Perş. Kas. 13, 2008 6:05 pm

Sayın Hakan Kanber Gürer


Aşağıda size ait olduğu belirtilen yazılarınızı okudum.

Açıkcası keyif aldım. Belki bir gün konuşuruz.


http://www.mutludunya.net/index.php?option=com_content&task=view&id=27&Itemid=27



http://www.tsf.org.tr/cgi-bin/yabb/YaBB.pl?board=iletisim;action=display;num=1224433321;start=0


Bu yıl Milli Eğitim Bakanlığı 2000 yılı ve sonra doğanların satranç dalında yarıştırılmasını

Yolladığı genelge ile yasakladı. Bu yaşta ki çocukların yarıştırılmamasını onlara sadece festival

yapılmasını emretti.


Bu konu ile ilgili görüşlerimi ben daha önce belirtmiştim.



26 nisan 2002 de turksatranç forumuna yazdığım yazı aşağıdadır.


http://games.groups.yahoo.com/group/Turksatranc/message/1228



Siz en azından ülkemiz şartlarında kaç yaşından küçük çocukların yarıştırılmasını doğru buluyorsunuz.

Cesim Kürümoğlu
PİYON
PİYON

Mesaj Sayısı : 12
Kayıt tarihi : 06/11/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz